Chuck Dizisinde Hrant Dink Suikasti

18 Ocak 2010 Pazartesi 4 yorum
Chuck'ı biliyorsunuzdur, ajanımız belli imgeleri, sesleri hatta kişileri görünce ve duyunca flashback yaşayıp, bir bilgisayar gibi beyninde bir araştırma yapabiliyor ve gördüğü şeylerin ne anlama geldiğini öğrenebiliyor. Zaten bu yüzden ajan yapıyorlardı kendisini, diziyi izlemediğim için şimdi konuya tam girmeyeyim.

Arkadaşımdan duydum, 3. sezon 3. bölümde Chuck'ın yaşadığı flashbacklerden birinde Hrant Dink suikastinden görüntüler mevcutmuş. Video hemen bulundu, kesildi. Hazır hale getirildi. Buyrunuz:



Ne alakadır, bilemiyorum. Bölümü izlemedim ama, konunun birine suikast düzenlemek olduğu belli. Adamlar google'da suikast diye aratıp çıkan görüntüleri kullanmışlar sanki. Gerçi bi de şu yönünden bakmak lazım. Hrant Dink'in bu görüntüsü de suikast ile ilgili kısa bir sekans yayımlamak isteyenlerin tam da kullanmak isteyeceği türden. Yerde yatan bir adam. Ayakkabıları görünüyor. Üstünü gazete ile kapatmışlar. Etrafta polisler. O adama uzak bir yerden bakıyorlar. Gerçekten çok etkili. Bu etkiyi kullanmak istemiş olabilir yapımcılar. O görüntüleri videodan capture alanlar da olmuş:


Türk Dizilerinin Altın Çağı Bitti Mi?

3 Ocak 2010 Pazar 5 yorum
Bu haberi yeni yılın ilk günü, sabah saatlerinde okuduğum Milliyet Gazetesi'nin bir ekinde gördüm. Yıllardır biliyoruz ki efsane diziler geldi geçti. Komedisi, dramı... Her türlüsü vardı. Kimi planlandığı gibi efsane olarak bitti. Kimi uzadı sakız oldu. Kimine bir baktık ekranlarda yok artık.

Annelerimiz ve o yaştaki insanlar ve de daha büyükleri için bir dizi geliyor, bir dizi gidiyor, bu malum. Ancak bu işe sektörel boyutta da bakarsak müthiş bir gerileme, müthiş bir kayıp söz konusu. Özellikle TRT ve ATV'nin bu alandaki rekor niteliği taşıyan istatistiğine şaşırmamak elde değil. Buyrun aşağıda listeliyorum:

ATV 17 9
SHOW TV 7 2
STAR 10 5
KANAL D 10 2
FOX 8 3
TRT 12 7
TOPLAM 64 28


Solda 2009 yılında yayına başlayan, sağda ise bu dizilerden yayından kalkanlarını görüyorsunuz.

Pushing Daisies

2 Ocak 2010 Cumartesi 2 yorum

Bu okuduğunuz kolektif blogun temelleri benim yazdığım bir Pushing Daisies yazısında atılmıştı. Dizinin henüz ilk bölümlerini izlemiş olan ben, "Bu ne güzel dizi ayol" demiştim işte. Geçtiğimiz günlerde reyting sebebiyle erken bitirilen dizinin 2. ve son sezonunu da izleyerek bitirdim. Zaten erken bitirildiği çok belli, çünkü bir türlü toparlayamamış senaristler. Ama yine de biteceğini bilerek biraz daha dikkatli olabilirlerdi. Çünkü "I Wanna Hold Your Hand"li jeneriğine kadar her şeyiyle bu kadar güzel başlayan, ve aynı kıvamda devam eden bir dizinin bu kadar anlamsız ve havada bir finalinin olması, bitiren diğer insanları bilemem ama bana koydu be.

Zaten Lost yok, Himym haftalardır yok, Tudors ne zaman başlayacak bilmiyoruz, Merlin daha yeni sezon finali yaptı; bari bu güzel bitseydi be... Neyse ki House var. Neyse ki.